Cuma, Şubat 26, 2010

e





Bugün yine kenar mahallelerde çalışan bir İngilizce öğretmeniyle sohbet ettik.
Süt savaşları konusunu sordum
"Evet, bizim okulda da en büyük eğlence birbirine süt fışkırtmak. Çocukluk işte..." dedi
"Nasıl memnun musunuz öğrencilerinizden?" diye sordum
"Öğrenciler iki gruba ayrılıyor. Önde oturup dersle ilgilenen 5-10 kişi var, ben de zaten dersi onlara anlatıyorum. Onların arkasındakiler kavga etmesin, bıçak çıkartmasın başka beklentim yok. Her ders yeni macera" dedi
"Nasıl macera?" diye sordum
"Bakın size bugün geçen bir olayı anlatayım, güler misiniz, ağlar mısınız siz karar verin:



Sınıfta Present tense'te(şimdiki zaman) ayenci (ing) takısını anlatıyordum. Sonu 'e' ile biten kelimelerde ayenci gelince e'nin düştüğünü anlatacağım.
Sınıfa bir örnek verip sordum:
'Bu kelimenin sonundaki 'e' ne olacak?' dedim
Öndeki çalışkan oğlanlardan birisi, elini de salllayarak
'Ko g.tüne gitsin öğretmenim' dedi


'O ne biçim konuşmak oğlum' diyecek oldum
'Sizin değil, e'nin g.tüne öğretmenim' dedi

9 yorum:

  1. Şimdinin lise öğretmenlerine sabırlar diliyorum.Kızımın lisedeki sınıfından da biliyorum.Ağlattıkları öğretmen olurdu.

    YanıtlaSil
  2. Ogretmen anlatirken gulmeden durabildiniz mi???
    Boyle dinlerken komik geliyor da, aslinda cok korkutucu yahu.
    Daha ogrenciyken boyle olanlar ileride daha neler eder, dusunmek istemiyor insan.

    YanıtlaSil
  3. çocuk açıklama yapmasaymış, mevzu elinde patlamazdı belki; ay iyiki öğretmenlik yapamayacağımı üniversitenin 2. senesinde anlamışım.(zararın neresinden dönsen kardır)

    YanıtlaSil
  4. Ortaöğretimde öğretmen olmak ve o mesleği sağ salim devam ettirebilmek büyük başarı gerçekten...

    YanıtlaSil
  5. :(((( nereye gidiyoruz...
    Yasemin...

    YanıtlaSil