Engelli kişilere acınmaması gerektiğinden bahsedilirken şöyle bir söz geçer: "Herkes bir engelli adayıdır." diye. Aynen öyle de herkes bir mahkum adayıdır. Başa gelmeden sanki çok uzakmış gibi gelebiliyor ama ufak bi yanlış anlaşılmadan dolayı yıllar yatanları duyuyoruz.
geçen yıl aynı suçtan bir arkadaşım içeri girdi. 4 ay yattı. 1-2 defa ziyaretine gittim. (bolu kıbrısçık). onların hapishane de sadece 40 kişi vardı. ona rağmen 1 koğuş ağası vardı. 35 yıla mahkum eski bir kiralık katil koğuştaki düzenden sorumluydu. herkes ayda ona 20 lira veriyor vede parasızlarında sigara, yemek gibi ihtiyaçlarını karşılıyordu. parası olmayanlarda yemekleri yapıyor, bulaşıkları yıkıyordu.
Hayat sanki bir deniz, biz de suyun üzerinde ilerliyoruz. İlk zamanlarda, çocuklukta falan, deniz çok dalgalı, sen ise sanki ufak bir salın üzerinde çırpınıyor, bir an önce hızlı hızlı gitmek istiyor, ancak pek fazla yol alamıyorsun.
Zaman geçtikçe teknen büyüyor, kalitesi ve hızı artıyor, ancak senin hızlı gitme isteğin git gide azalıyor.Yavaş yavaş tadını çıkararak gitmek, etrafı seyretmek istiyorsun. Ancak çocuklukta hızlı gitmek ne kadar zorsa, yaşlandıkça yavaşlamak da o denli zorlaşıyor. Bütün motorlarını istop etsen bile artık kocaman bir gemi olmuş olan aracın çarşaf gibi denizin üzerinde hızla ve sessizce kayıyor. Sen ise güverteden geminin pruvasının yardığı suların iki yana doğru açılarak uzaklaşmasını ve ufukta beliren karşı kıyının hızla yaklaşmasını hüzünle izliyorsun.
4 yorum:
Allah düşürmesin kimseleri.
Ama bilgi sahibi olmakta gerek, ne oldum değil ne olıcam demek lazım ya.
kapalı alan fobim var benim...en büyük kabusum budur hayattaki...
Engelli kişilere acınmaması gerektiğinden bahsedilirken şöyle bir söz geçer: "Herkes bir engelli adayıdır." diye. Aynen öyle de herkes bir mahkum adayıdır. Başa gelmeden sanki çok uzakmış gibi gelebiliyor ama ufak bi yanlış anlaşılmadan dolayı yıllar yatanları duyuyoruz.
geçen yıl aynı suçtan bir arkadaşım içeri girdi. 4 ay yattı. 1-2 defa ziyaretine gittim. (bolu kıbrısçık). onların hapishane de sadece 40 kişi vardı. ona rağmen 1 koğuş ağası vardı. 35 yıla mahkum eski bir kiralık katil koğuştaki düzenden sorumluydu. herkes ayda ona 20 lira veriyor vede parasızlarında sigara, yemek gibi ihtiyaçlarını karşılıyordu. parası olmayanlarda yemekleri yapıyor, bulaşıkları yıkıyordu.
Yorum Gönder