Perşembe, Kasım 22, 2007

halikarnas balıkçısı

Bugün 1935 doğumlu bir hasta için kan testleri isterken doğum yerinin Bodrum olduğunu fark edince Halikarnas Balıkçısını tanıyıp tanımadığını sordum.
"Tabii tanımaz mıyım. Yalı kahvesinde bütün gün oturur gelene geçene şöyle (sesini kalınlaştırarak) “Merhaba, merhaba” diye seslenirdi. Paçalarını sıvar elinde ağla denize girer, söyle bir çenesini uzatır bakar, ağını atardı.Hala dün gibi gözümün önünde” dedi.
"Yalı kahvesi neresi?" diye sordum, şimdiki denizciler kahvesinin karşısındaki dondurma da satan restoran eskiden kahveymiş.
"Bodrum eskiden çok güzeldi, misafir gelen birisini ağırlamak herkes için zevkti, kalmadı tabi şimdi” dedi. Halikarnas balıkçısı köylü ile çok içiçe imiş. 12 adalar İtalyanlar'a aitken İstanköylü bir balıkçının kayığına İtalyanlar el koymuş. Derdini Halikarnas Balıkçısına anlatınca Cevat Şakir hemen bir istida yazıp İtalyan başkanına göndermiş. “Devletinizin fakir bir balıkçının kayığına el koyacak kadar aciz olduğunu bilmiyordum” demiş.
İtalyan Başkanı bunu öğrenince hemen balıkçıya yeni bir kayık verilmesini emretmiş. Fakir balıkçı sevinçle Bodrum'a teşekküre geldiğinde Cevat Şakir neşelendiğinde hep yaptığı gibi ayağa kalkıp asker selamı vererek, “Ne sandın benim adım Cevat Şakir “ demiş.
İkinci dünya savaşı sırasında da Bodrum kıyılarına yanaşan bir İngiliz gemisini ziyarete giden Kaymakam ve Belediye başkanı yanlarında tercüman olarak Cevat Şakir’i götürmüşler. Yalınayak gemiye çıkan Cevat Şakir kaymakamı, belediye başkanını tanıştırdıktan sonra kendini de belediyenin bahçıvanı olarak tanıtmış, zira belediyenin önüne pek çok ağaçlar, çiçekler, palmiyeler dikmişmiş. Komutan konuştuğu kusursuz İngilizce'yi duyunca 'Şaka yapıyorsunuz, gerçek mevkinizi söyleyiniz' demiş.
Bunun üzerine Cevat Şakir asker selamını çakıp ben Oxford Biyoloji bölümünden Cevat Şakir diye kendini tanıtmış.
Komutan "Sizin kıymetinizi burada bilememişler, buyrun sizi İngiltere’ye götürelim" demiş ama Balıkçı hayatından çok memnun olduğunu söyleyerek kabul etmemiş.

Eski Bodrum resimleri
bu siteden
Bodrum'un 70'li yıllarına ait anılar da bu siteden okunabilir.



3 yorum:

sumuklubocek dedi ki...

Cevat Sakir belki de "yureginin goturdugu yer"e gidebilen ender insanlardan biri... Keske oyle olabilsek...

egemavisi dedi ki...

Güzel yazınız için teşekkürler. Bodrum'a haytımda ilk kez iki yıl önce gittim. O bembeyaz evleri, dar sokakları, naif insanları görünce düşündüğüm tek bir şey vardı: Keşke buraya 30-40 yıl önce gelmiş olsaydım. Keşke Bodrum küçük, şirin bir sahil kasabası olarak kalsaydı.
Hele o antik tiyatro yok mu? Eşsiz saatlerimi geçirdim orada.
Herşeyin daha güzel olması dileğiyle...

Adsız dedi ki...

Şakir ailesi adlı kitapta çok ayrıntılı bilgi mevcut..
Cevat Şakir dayısını öldürmüştü sanırım kaza ile, ya da babası mıydı, karıştırdım....
Bodrum hala güzel vesselam.....
egeden