Ben de iki hafta önce Ayvalık-Altınovada deve güreşi izledim. Paralıydı ve kişi başı ücreti 10 liraydı. Askerler, polisler ve büyük kamyonlar tarafından etrafı kapatılmıştı. Dışardan bakıp da izleyen olmasın diye. Deve de sevdim ayrıca kocaman ceviz gibi gözleri var ve bugün öğrendim ki develerin üç tane kaşları oluyormuş. Çok fazla salya akıtıyorlar. Isırmamaları için de ağızları bağlanıyor. Boyunlarındaki kürkleri çok gür ve sert. Çok çok iri hayvanlar gerçekten(sanırım minyon olduğum için bana öyle geldi:)) Ben deve sucuğunu altınova pazarında tattım. Ama satın almadık. Eşek bilmediği otu yerse başı ağrır, derler :) bizde ne olur ne olmaz diye almadık. Tadı farklıydı tabi ama hoşlanmamıştım pek.
Keşke develer insan olsa, bu adamlar da develerin yerinde olsa. Develer bu adamları zevk için dövüştürüp, onlardan yapılmış sucuğu yerken rakı içseler.
ahdettim valla borçlarımı ödeyip işlerimi düzelttiğim vede emekli olduğum zaman kafadengi bi arkadaş bulup deve güreşi seyretmeye gidecem yanımdada bol şiş kebap be susus fiski olmalı .
kişisel zevkler uğruna hayvanların böyle bir yarış içibne sokulması gerçekten kötü diye düşünüyorum. develer adam, adamlarda deve fikri hoşuma gitti. keşke...
İnsanın diğer canlılar ve dünya üzerindeki tasarrufunu böyle zalimce kullanması beni hep üzmüştür. Nerde insan tarafından kötüye kullanılan bir hayvan görseniz, tarafları değiştirin, dövüştürülenler siz, dövüştürenler köpek, horoz, deve olsun, dövüşmek istemediğinizde türlü işkencelere maruz kaldığınızı düşünün. İnsanın zalimliğini o zaman anlayabileceksiniz.
Şimdi bu develer döğüşçü deve. Bunlar doğuştan savaşçı. Yani devenin içinde yoksa, zorlasanız da olmaz. Tamamen kendi rızaları ile güreşiyorlar. Hem zaten adı üstünde: "Güreş". Boks gibi , Karate gibi vahşi bir şey değil. Gaga, pençe gibi uzuvlar da olmadığı için bir vahşet yaşanmıyor. Ha sucuk kısmına diyeceğim bir şey yok. Not: Alkolun etkisi altında yazılmış bir yorumdur, ciddiye almayın efendim.
Hayat sanki bir deniz, biz de suyun üzerinde ilerliyoruz. İlk zamanlarda, çocuklukta falan, deniz çok dalgalı, sen ise sanki ufak bir salın üzerinde çırpınıyor, bir an önce hızlı hızlı gitmek istiyor, ancak pek fazla yol alamıyorsun.
Zaman geçtikçe teknen büyüyor, kalitesi ve hızı artıyor, ancak senin hızlı gitme isteğin git gide azalıyor.Yavaş yavaş tadını çıkararak gitmek, etrafı seyretmek istiyorsun. Ancak çocuklukta hızlı gitmek ne kadar zorsa, yaşlandıkça yavaşlamak da o denli zorlaşıyor. Bütün motorlarını istop etsen bile artık kocaman bir gemi olmuş olan aracın çarşaf gibi denizin üzerinde hızla ve sessizce kayıyor. Sen ise güverteden geminin pruvasının yardığı suların iki yana doğru açılarak uzaklaşmasını ve ufukta beliren karşı kıyının hızla yaklaşmasını hüzünle izliyorsun.
13 yorum:
Ne çok öksürük şikayeti ile başvuran vardır demi hocam 2 post üst üste aynı şikayet olmuş
Deve sucugu mu????
Ben de iki hafta önce Ayvalık-Altınovada deve güreşi izledim. Paralıydı ve kişi başı ücreti 10 liraydı. Askerler, polisler ve büyük kamyonlar tarafından etrafı kapatılmıştı. Dışardan bakıp da izleyen olmasın diye.
Deve de sevdim ayrıca kocaman ceviz gibi gözleri var ve bugün öğrendim ki develerin üç tane kaşları oluyormuş. Çok fazla salya akıtıyorlar. Isırmamaları için de ağızları bağlanıyor. Boyunlarındaki kürkleri çok gür ve sert. Çok çok iri hayvanlar gerçekten(sanırım minyon olduğum için bana öyle geldi:))
Ben deve sucuğunu altınova pazarında tattım. Ama satın almadık. Eşek bilmediği otu yerse başı ağrır, derler :) bizde ne olur ne olmaz diye almadık. Tadı farklıydı tabi ama hoşlanmamıştım pek.
Keşke develer insan olsa, bu adamlar da develerin yerinde olsa. Develer bu adamları zevk için dövüştürüp, onlardan yapılmış sucuğu yerken rakı içseler.
Bir önceki yorum yazan kişiye aynen katılıyorum. İnsanları kişisel zevkleri uğruna diğer canlılara hayvanlara eziyet etmesine tahamül edemiyorum.
http://cagrigurbuz.com/tulufotografsergisi/index.html
ahdettim valla borçlarımı ödeyip işlerimi düzelttiğim vede emekli olduğum zaman kafadengi bi arkadaş bulup deve güreşi seyretmeye gidecem yanımdada bol şiş kebap be susus fiski olmalı .
yuh diyorum. şimdi sorsan biz geri kapalı yobazız. hem hayvanlara eziyet. ve karşısına geçip içki içmek. yuh işte yuh geri den de geriler bunlar ALP
kişisel zevkler uğruna hayvanların böyle bir yarış içibne sokulması gerçekten kötü diye düşünüyorum. develer adam, adamlarda deve fikri hoşuma gitti. keşke...
Birbirinden değerli tecrübelerinizi paylaştığınız için teşekkürler.
Arkadaşlarımın bana layık gördüğü ödüle bende siznle paylaşıyorum. Yaratıcı Blogger ödülü sizindir buyurun.
http://harunbaris.blogspot.com/2010/03/yaratici-blogger-odulu.html
İnsanın diğer canlılar ve dünya üzerindeki tasarrufunu böyle zalimce kullanması beni hep üzmüştür. Nerde insan tarafından kötüye kullanılan bir hayvan görseniz, tarafları değiştirin, dövüştürülenler siz, dövüştürenler köpek, horoz, deve olsun, dövüşmek istemediğinizde türlü işkencelere maruz kaldığınızı düşünün. İnsanın zalimliğini o zaman anlayabileceksiniz.
Şimdi bu develer döğüşçü deve. Bunlar doğuştan savaşçı. Yani devenin içinde yoksa, zorlasanız da olmaz. Tamamen kendi rızaları ile güreşiyorlar. Hem zaten adı üstünde: "Güreş". Boks gibi , Karate gibi vahşi bir şey değil. Gaga, pençe gibi uzuvlar da olmadığı için bir vahşet yaşanmıyor.
Ha sucuk kısmına diyeceğim bir şey yok.
Not: Alkolun etkisi altında yazılmış bir yorumdur, ciddiye almayın efendim.
Berna'ya sonuna kadar katılıyorum.
özlemkan
Yorum Gönder