Pazartesi, Nisan 06, 2009

aile ödevi





Bugün uzun süredir görmediğim, en son görüştüğümüzde 6 yaşındaki çocuğuna okul seçmekle meşgul olan bir hasta halsizlik yakınması ile başvurunca kendisine
“Nasıl gidiyor okul, nereye verdiniz?” diye sordum
“Sormayın Doktor Bey, özel koleje verdik ama ev ödevi yapmaktan perişan olduk” dedi
“Nasıl yani, ben artık ilkokullarda ödev verilmeyecek diye duymuştum” dedim
Acı acı gülerek, “Yanlış duymuşsunuz. Hergün ödev verdikeri gibi, verdikleri ödevler çocuğun kendi başına asla yapamayacağı şeyler. Aile katılımı diye bir şey çıkarmışlar bütün ödevleri biz yapıyoruz. Okuma yazma bilmeyen çocuğa Atatürk’ün hayatını, annesinin, babasının, doğduğu evin resimleriyle poster şeklinde sunmasını istiyorlar. Çocuk nasıl yapacak ki? Biz araştırıp, internetten indirip, resimleri basıp, ödev hazırlıyoruz” dedi




“Çocuk ne yapıyor bu sırada?” diye sordum
“Ne yapacak, yanımızda durup mızıldanıyor. Geçen gün erozyon konusunda sunum hazırlamasını istemişler. Erozyon nedir bilmiyor ki... Ben internetten araştırdım, bir sürü akademik şey çıktı. ‘Erozyon+ilkokul’ yazdım, çıkanları derledim, Power pointle sunum hazırladım, program çalışmadı, başka program buldum, indirdim, tekrar hazırladım, canım çıktı, en son babasına bıraktım CD’ye çeksin diye. O da çekmiş ama bilgisayarın içinde unutmuş, çantasına koymamış. Ertesi gün okuldan süklüm püklüm geldi, sınıfta ödevin yapmayan bir tek bizimkiymiş!” dedi
“Başka ne ödevler veriyorlar?” diye sordum



“ Geçenlerde teknolojik bir aletin resimlerle sunumunu hazırlayın diye performans ödevi vermişler. Ödevi anlatan kağıttaa yazmıyordu ama çocuk; ‘Maket de hazırlasak olurmuş’ dedi. Biz önce ilaç kutularından falan hazırlarız diye düşündük ama sonra üşendik, büyükçe bir kartona dizüstü bilgisayarı, nasıl çalıştığını falan çizip, hazırlayıp gönderdik. Akşam çocuğa soruyoruz, ‘Sıra bana gelmedi’ diyor. Meğer bütün aileler görkemli maketler hazırlamış. Marangoza dizüstü bilgisayar yaptıranlar olmuş; tavla gibi menteşeli, açılıp kapanıyor. Birisi strafordan büro tipi, kocaman buzdolabı yapmış. Öğretmen de tabi maketi güzel olanları kaldırıyormuş, bizimki ezik kalmış. En son benzer bir performans ödevini müzik aleti için verdiler. Bu sefer biz de hırslandık. Babası kartondan, misinalarla falan güzel süslü bir gitar yaptı. Bunu gören diğer aileler alçıdan gitar döktürmüşler.Veli toplantılarında aileler birbirlerini tebrik ediyorlar, şu ödeviniz çok başarılıydı diye” dedi


">devamı var...

43 yorum:

Benway dedi ki...

Aziz Nesin öyküsü tadında memleket halleri :)

Isil dedi ki...

Aziz Nesin'in Simdiki Cocuklar Harika kitabii hatirladim hemen. O kitabi cocukluk caginda okurken gulme kriziyle divandan asagi dustugumu hatirliyorum :))) Bu yaziniz da o anlari aratmadi.

JOSHUA dedi ki...

pes...nasıl bir rekabet ortamı, nasıl bir hırs bu anlamış değilim. ama sonuçta okumuş insanlar bunlar elbet bir faidesi vardır herhalde, anlamamış olmam benim tevekkelliğim olsun.

BlahBlah dedi ki...

hmm. çocuk olayını bir daha düşündüm sayenizde.

MonteCito dedi ki...

Bir anlamda meydan savaşına döndü olay. Benim ödevim senin ödevini döver.

eşşek sıpası dedi ki...

bu kadar hırslı aileler karşısında çocuklar sadece rekabeti,yarışı ve ihtişamı öğreniyorlar bence...ayrıca çocuğun yaptığı hiçbirşey yok ne öğrenebilir ki..yazık acıdım çocuklara

Isyan dedi ki...

Bu okul hallerini okudukca, Turkiye'de dogru durust ogretim diye bir sey kalmadigini dusunmeye baslayacagim..
6-7 Yasindaki cocuklarin bunlari kendilerinin yapmayip ailelerin yaptigini pek ala biliyorlardir herhalde ogretmenler/yoneticiler. Cocuga basaramayacagi odev vererek, basariyi tatmalarini engellemek, azimlerini kirmak degil midir? Cocugun yaraticiligini gelistirmek yerine ailelerin yarismasini saglamak..

Sahi, bu insanlar pedagojik egitim diye birsey almiyorlar mi universitelerde? Ha dogru ya, universiteler bilimle degil kilik kiyafetle mesgul olunan, tek tip insan uretme ve baronlarin rant merkezleri..

Gelecek nesillerimize yazik. Guzel ulkemize yazik.

alis dedi ki...

Aslında verilen ödevler çok güzel. Ben şu an 23 yaşındayım, ben okurken mıy mıy mıy 40 yıllık müfredatı dinler, fen matematik sosyal türkçe dışında hiç bir alanda bizi geliştirecek birşey yapmazdık... Hepimiz bir örnek gri renkli insanlar ordusu olduk çıktık...

Ödevler güzel ama, çocuk yapmadıktan sonra kime ne yararı var? Aşırı hırslı aileler bokunu çıkaracak illa..

Adsız dedi ki...

bizde aynı konudan sıkıntıdayız.oğlum ilkokul ikiye gidiyor, istiklal marşı ve bayrakla ilgili ödev verdiler.video, slayt gösterisi istiyorlar ki 2.sınıfa giden bir çocuk nasıl yapabilir?anne ve babalar yapıyo, çocuğa sağladığı yararı hala anlamış değilim.
Fulden

China Gunlugu dedi ki...

Benway +1 :)

Adsız dedi ki...

Benim kardeşim ilkokul 5. sınıfa gidiyor ve aynı olayların bir çoğunu biz de yaşıyoruz.

"Öğretmen ödevi bize değil sana veriyor, sen elinden geleni yap" demekle de olmuyor çünkü gerçekten de yukarıdaki örneklerde olduğu gibi çoğu veli parayla marangoza ya da iş gereği neyse o işin ustasına yaptırıyorlar ödevi.

İşin kötü tarafı öğretmenler de bu tür ödevleri çocukların yapmadığını biliyor ve kendi yapmadıkları ödevlerden çocuklara puan veriyorlar. İlginç.

melek dedi ki...

Yok artık diyorum. Hangi egitim metodolojisinde var boyle bir sistem. Bende şimdiden "insan" yetiştiren bir okul araştırayım bari...

Adsız dedi ki...

menteşeli laptop yaptıran aileyi kahkahalarla alkışladım. Çocuğun kişisel gelişimine katkılarından dolayı tebrik ediyorum. Devlet okullarının gözünü seveyim.bu ne hırs nasıl bir yarışdır şaşırdım kaldım. Starwars ailelerle başedemeyiz biz en iyisi cocugumuzu evimizin yanındaki okula göndermek yağ satarım bal satarım ın kutu kutu pensenin yerli malı haftasının gözünü seveyim.

cebimdekimatara dedi ki...

artık evde eğitm şart oldu gibi

Yeşim dedi ki...

Bu anlattıklarınızın tamamı bizim evde de yaşanıyor.Aramızda 14 yaş fark olan kız kardeşim henüz ilkokulda ve her hafta bu tarz performans ödevi yapıyor.Aslında yapan annem ve benim.Bu ödevlerin asıl amacı çocukların kendilerince beceri kazanmaları;lakin verilen ödevler çocukların yapabileceklerinin çok üstünde şeyler.

Allah çocukların yarımcısı olsun. (:

Miracle dedi ki...

Bu performans ödevleri, çocukların gelişimini desteklemekten çok ailelerin gövde gösterisine dönüşmüş resmen. Alçıdan gitar döktürüldüğünü duyunca içimden [yok yok bayaa dışımdan] -afedersiniz- esaslı bi YUH çektim.

Öğretmenlerimiz çocukları yeni sisteme göre ödevlendirmeyi becerebildiğinde sorun kalmayacağını umuyorum.

[Bu arada daha önce yazmadığım için kusura bakmayın ama çok güzel bi blogunuz var. Bi sonraki yazınızı her seferinde merakla bekliyorum. :)]

enne dedi ki...

Velilerin birbirini tebrik etmesine çok güldüm. Ben bu sene kızımı anasınıfına vereceğim. Kesinlikle bir devlet okulu olacak ve tüm ödevleri kendisi yapacak, öğretmen ve müdürle konuşacağım bunu. Mutlaka böyle okullar da vardır değil mi?

Pilli-Cadi dedi ki...

cok sasirdim:)

aysema dedi ki...

Aslında bu konudan öğretmenler de şikayetçi. Onlar da biliyor öğrencilerin bunu yapamayacaklarını. Amaç iyi, ama uygulama yanlış. Öğretmenler sonuçta bakanlığın hazırladığı müfredat programlarını uyguluyorlar. Çocuğun yapabileceğinden fazlasını istemenin kime ne faydası var. Eskiden hiç olmazsa kendileri yazıyorlardı, yazarken de öğreniyorlardı. Şimdi büyüklerin çıkardığı bilgisayar çıktılarını veriyorlar, okumadan. Bir de buradaki gibi dışarda yaptıranlar var ki o iyice gereksiz bir uğraş.

E, hem öğretmenlerin de artık boş zamanları kalmıyor bu sayede. Kırtasiyeyle uğraşıp duruyorlar. Böylece artık ülke sorunlarını düşünemez bir duruma geliyorlar. Acaba istenen biraz da bu mu?

Dişi Kuş dedi ki...

yan masamda oturan arkadaşım da geçenlerde benzer bir ödev için günlerce çalıştı. önce şaka yapıyor sanmıştım meğer gerçekmiş.

hiç birşey anlamadım ben bu eğitim modelinden, amaç ne ki? üniversiteyi bitirmiş meslek sahibi insanlara tekrar okul hayatını hatırlatmak mı, yoksa çocuklarda tek başlarına hiçbirşeyi beceremeyecekleri fikrini zihinlerinden asla çıkmayacak şekilde yerleştirmek mi?

bütün bu yapılanların çocukların eğitimine nasıl katkı sağladığını anlayan varsa bir anlatsın sevabına.

deli dana dedi ki...

sonra da o çocuktan memlekete faydalı bir birey olmasını beklerler. ilerde siyasetçi olur. belki bürokrat olur. dibine kibrit suyu döktüğümün memleketi.

Adsız dedi ki...

Benim oğlumda ilkokul 2.ye gidiyor.
devlet okullarında okutulan türkçe ve hayat bilgisi kitaplarının içleri resmen boş.
Bir sürü kaynak ve fotokopiden yararlanıyoruz. Günde en az 10 sayfa fotokopi veriyor öğretmen.
Yap yap bitmiyor. Oğluma acıyorum.
Performans ödevleri de çabası.

(Yazılarınızı çok içten ve samimi buluyorum. Böyle doktorlar varmı diyorum hatta :) )

Güzin

Protanopia dedi ki...

İlkokul çocuğunu özel okula göndermeyeceksin...

Unknown dedi ki...

arkadaşlar olayı tek taraflı düşündükleri için yanlış yorumlamışlar.o ödevler müfredatta var.öğretmen onları kafasından vermiyor.müfradatı hazırlayanlar ise dalında uzman kişiler.yalnız bundan 4 yıl önce eğitimde değişiklik yapıldı.başka bir ülkeden alınan program aynen türk yapısına uyuyor mu demeden uygulanmaya başladı...aslında o ödevlerin asıl amacı aile ile çocuğu birlikte çalıştırmaktır.aileler ise işi abartıp mükemmeleşme peşinde.basit ama birlikte yapılmış bir ödevi öğretmen mutlaka beğenecektir.ödevin sorumlusu ise öğretmen değil müfredattır.bence veliler bu konuda okula yükleneceklerine meb in sayfasına girip yorum yollasalar daha etkin bir çözüm bulurlar...

İsmail Bülbül dedi ki...

Ah şu ödevler...
Bir öğretmen olarak, yıllardır başımın belası olan şu ödevler. Yeni ilköğretim programından önce de ev ödevi vermezdim, şimdi de vermiyorum. Daha doğrusu ödev vermemek için mücadele ediyorum. Kimlere karşı mı? İdarecilere, meslekdaşlarıma ve velilere karşı! Bu yüzden bir kaç kez şikayet bile edildim. Bir türlü şu "ödev veren öğretmen iyi öğretmendir" önyargısı kırılmadı. Yeni ilköğretim programı gündeme geldiğinde bayağı umutlandım. Çünkü ev ödevini -üstü kapalı da olsa- reddeden bir yaklaşımı vardı. Fakat bir kaç yıldır, yukarıda saydığım üçlünün yılmaz gayretleri sonucu neredeyse her şey eskiye döndü. Performans ve proje görevleri bile yanlış anlaşıldı ya da bilinçli olarak yanlış uygulanır oldu: Performans görevleri kesinlikle sınıf ortamında ve öğretmenlerin aktif desteğiyle gerçekleştirilmeli. Yayınlanan genelge kesin olarak bunu söylüyor. Ailenin buradaki katkısı, gerekli materyallerin temini konusunda olabilir. Ama uygulamada bunu hemen hiç bir öğretmen yapmıyor. Onların da haklı olduğu bir nokta var: Performans görevlerinin sınıf ortamında yapılması, müfredat takviminde önemli gecikmelere neden olabilir.
Sonuç olarak ilköğretimin ilk beş sınıfında ev ödevi (şu her gün verilen ödevler) kesinlikle verilmemeli. Performans görevleri sınıf ortamında gerçekleştirilmeli. Ortaya konulan ürünlerin ÇOCUKÇA olacakları baştan kabul edilmeli...

Adsız dedi ki...

Tamam gene aynı mesele. Ama bu olayı bu işleri yaptıran suçlu kişi olarak ayrıca velilerine bir türlü anlatamamışlığın verdiği hıçla aktarayım

Bütün suçlu yapılandırıcı yaklaşımda. Bu eğitim yaklaşımına göre, çocuklara anlatarak bir şey öğretilmez. Çocuk öğreneceği şeyle karşı karşıya bırakılarak öğreneceğini kendi öğrenir. Ayrıca bilgi ezberlenen değil ihtiyaç oldukça bulunan bir şeydir.

Velilerin yaptığı hata ise şurada zaten öğretmenlerin beklentisi üst düzey değil ki. Öğrenciden ne kadar yapabilirse onu istiyor. Bu arada düşünmesini ,araştırmasını bilgilenmesini, konuyla ilgili fikir sahibi olmasını istiyor. Ama veli beğenmiyor yapılan ödevi sorun orada. İlle kusursuz olacak. Sonra çocuğun yaptığını beğenmeyince oturup kendi yapıyor.

Ben de anlattım, anlattım, anlattım... Velilerin yaptığı ödevlere bir verdim. Yine de olmadı. Bir kere çocuğunuza bir güvenin önce. O hiç bir şeyi beceremeyen bir insan değil. Eğer izin verirseniz bir şeyler yapabilir. Bakın Bora beyin oğlu Brezilyaya gitti. Hem de sorun çıkarmadan döndü. Gazoz haklarıyla birlikte :)

Denizden Esintiler dedi ki...

Ben de bir devlet okulunda sınıf öğretmeniyim.4. sınıf. Çocuklara hemen hemen her hafta performans ödevi veriyorum.Genelde sunu hazırlıyolar ve çok seviyolar.Hatta bir çoğu benim anlattığım işlenen konudan kendi isteği ile sunum hazırlayıp geliyor.İlk başta hazırlanan sunumlar daha amatör oluyor.Onlar slaytları sınıfta izletirken yani sunarken ben de nelere dikkat etmeleri gerektiğini söylüyorum.Şu anda benden bile güzel sunu hazırlıyorlar.Kendilerine yapma imkanı verildiğinde inanın çocuklar çok çabuk kavrıyor ve yapıyor.Ama bu yazıdaki ödevler gerçekten abartılmış.Bu şekilde çocuk ödevin içinde olmadıkça bir anlamı yok.
Bu arada blogunuz çok güzel.Benim sınıfımın da blogu var.İlginizi çekerse bir göz atın.Seviniriz biz de İzmir deyiz.

http://esubesiyiz.blogspot.com/

YOSUN dedi ki...

Arkadaşlar,bir öğretmen olarak burada bazı konulara açıklık getirmek istiyorum.Öncelikle belirteyim,ben bir devlet okulunda çalışıyorum.Yapılan yorumları okurken devlet okullarında da aynı sorunları yaşayanlar olduğu izlenimini edindim.Ben dile getirilen sorunda,sorunun oluşmasına neden olacak davranış hatasının öğretmenden çok velide olduğu düşüncesindeyim.Hemen bu noktada belirteyim ki,bu düşüncem objektif olma kaygısını taşımaktadır.Kimseye taraf olmak istemem.Bu konuya en objektif biçimde bakarak yorum yapacağım.İlk olarak şurdan başlıyayım.Bizim öğrencilere verdiğimiz ödevler(özel ya da devlet farketmez)genellikle müfredatta bulunan ödevlerdir.Müfredatı açıklıyacak olursak kısaca,işlenecek konular devlet tarafından planlanmış ve programlanmış, kitaplara basılmıştır.Biz de buna uygun ders işleriz.Vereceğimiz günlük ödevler zaten kitaplardadır.Performans ödevlerinin çoğunluğu da gene ders kitaplarındadır.Ama bazen bizler kendimiz de performans ödevi hazırladığımız oluyor.Bu ödevleri hazırlarken, öğrencinin kendi kendine hazırlayabileceği ya da veliden fikirsel olarak küçük yardımlar alabileceği türden olmasına dikkat ediyoruz.Genel olarak öğretmen arkadaşların buna dikkat ettiği düşüncesindeyim.Ufak yardımlar alınmasına karşı değiliz.Çünkü öğrenci bir ödevi velisiyle birlikte yaparken de bir çok şey öğrenecek,kendini geliştirecektir.Ama daha çok fikirsel bazda,onu ipuçlarıyla düşünmeye yönlendirecek,yaratıcılığını ortaya çıkaracak,bazen de görerek öğrenip uygulayacağı desteklemeler olmalı bunlar.Mesela öğrenci derste karenin çizimini bir şekilde öğrenememiş olabilir.4-5. sınıflar için verilen ödevin bir aamasında öğrencinin belki kare bir kağıt çizip kesmesi gerekiyor.Bilinçli veli böyle bir durumda, karenin nasıl çizileceğini (kenarlar arasında 90 derecelik açı olacağı,bu açının nasıl verileceği...) anlatarak gösterir ve sonra çocuğun bunu kendinin yapmasına izin verir.Ama bilinçsiz velimiz "aman bu nasıl kare,eğri büğrü.Kare olmamış bu dikdörtgen.Çizgiyi neden düz kesmedin,olmamış(ki çizgiyi düz kesemeyen öğrenci(4-5. sınıflar için söylüyorum)genelde hep ödevlerini velilerin yaptığı öğrencilerdir.Çünkü insanlar bir işi bir anda mükemmel yapmaya başlayamazlar.Yapa yapa,yaşaya yaşaya ustalaşırlar.Eğer çalışmaları çocuğun yapması gerekirken veli yaparsa,çocuk da elbette gerekli psikomotor gelişimi sağlıyamaz.Ne doğru dürüst çizgi çizebilir ne de kağıdı düzgün kesebilir.Velilerimizin çoğunluğu not kaygısıyla çalışmayı çocuğun elinden alıp kendileri yaparlar.Halbuki burada asıl önemli olan çalışmayı nasıl olursa olsun çocuğun yapmasıdır.Ödevin yapım aşamaları doğru,gerektiği araştırmalar yapılmış,imla ve yazım kurallarına dikkat edilmiş ise arada çok fazla bir not farkı olmayacaktır.Velimizin bu noktada yapması gereken çocuğunun ödevlerini yapmak değil,çocuğunun eksik taraflarını tesbit edip kapatıcı çalışmalar yapmaktır.Mesela yazısı çirkinse güzelyazı çalışmalarını düzenli şekilde zamana yaymak,kağıt kesimi gibi etkinliklerde zayıf ise küçük kasları geliştirecek çalışmalar yaptırmak...Alt yapısı sağlam bir çocuk birazcık teşvik ve yönlendirme ile mutlaka başarılı çalışmalar yapar.Ben şahsen topladığım performans ödevlerini öğrencinin kendinin yapıp yapmadığına çok dikat ediyorum.Böyle bir durumda ya ödevi geri gönderiyorum ya da ne kadarın öğrencinin yaptığını sunumu ve sorgularımla tesbit ederek duruma göre 2 ya da 3 veriyorum (5'lik sisteme göre).Bu durumda öğrenci bir dahaki sefere ödevini kendisi hazırlayıp getiriyor.Ne yazıkki bazı meslektaşlarım bu konuya yeterince vakit ayırmadığı için velilerin bu yanlış davranışları da sürüp gidiyor ve ortaya böyle komik manzaralar çıkıyor.Elbette eğitim sistemimizde bazı sorunlar var.Bir kaç yıl önce köklü bazı değişimler yapıldı sistemde ve bu konuda sorunlar tesbit edilip çözümü için çalışmalar yapılıyor.Aklıma gelmişken ben de bir veli olarak sorunlar yaşamadım değil elbette.Mesela oğlum 6. sınıfa geçtiğinde performans ödevlerine yardım etmeye başladım ilk başlarda.Çünkü ilk defa başlamıştı performans ödevleri.Ama ben yardım ettikçe çalışmaların daha çok benim üstüme kaldığını gördüm(mesela yazılacak yazıyı ben dikte ediyordum ona ama kesme işlerine karışmadım pek.Çocuklar ne kadar söylesek de bu tür ödevleri son güne bırakıyorlar ve biz de dayanamayıp onlara yardım ediyoruz.Böylece onlarla birlikte son gece biz de zaman tüketiyoruz.Bu konuda onu bir kaç kez uyardım ve sonunda söylediğim gibi birgün ona hiçbir yardımda bulunmadım.Ve bundan sonra da böyle olacağını belirttim.O günden sonra bu dertten kurtulmuş oldum.Şu anda 8. sınıf ve sorarsa fikir verici yardımda bulunurum ama daha fazlasını değil.Ne yazık bazı melektaşlarım var ki,insanın canı sıkılmasın.Geçen yıl oğlum fen dersi performans ödevinden 90 aldığı halde e-okuldaki not çizelgesine baktığımda yazılı notlarına yakın değerde performans ödevi notu verdiğini gördüm karneler (alındıktan sonra).Bu yüzden de fen dersi not ortalaması68,8.. gibi bir ortalama ile karneye 3 düştü 1. dönem.Ne yazık ki performans notunu e-okula geçmeye üşenmiş ve sallama not vermişti.Kendim bu konulara çok dikkat edip hak yememeye çalışan bir öğretmen olarak buna çok içerledim elbette.Ama tabi zaten bu kadar rahat bir karekterin hatasını kabullemesini beklemek de çok iyimser bir davranış olurdu.Ve öyle de olduğunu bilakis gördüm.Üstelik bir derste daha aynı sorunu yaşadık.Elbette hiç kimsenin bu dünyada yaptığı yanına kar kalmayacaktır...Yorumlardan birinde İstiklal Marşı ile ilgili cd'den bahsedilmişti.O ödevde cd zorunlu değil isteğe bağlı idi.Özel okullarda ödevlere çok önem verildiğini kendi oğlumdan da biliyorum.6.sınıfın 2.döneminde oğlumu eşimin ısrarıyla özel okula gönderdik.Çok ödev,çok veli kontrolu.Çocuk ödevi yapmadığında veli olarak idarede biz suçlanıyorduk diyebilirm.Kabak bizim başımızda patlıyordu.O yüzden özel okullarda herşeyin bu kadar abartılmasına şaşırmadım :)) ...Hoşçakalınn..

Ömür dedi ki...

Benim kardişe de bir sürü ödev veriyorlar ilkokul 1'e gidiyor ama sürekli ödev... O ilkokulda ödev vermeme olayı malesef gerçek değil...

mavi dedi ki...

Aynı olayları yeğenimde yaşıyor.Ne zaman onlara gitsek odasında kağıt makas bişeyler kesiyor.Nedir bunlar diyorum ödev diyor.Eskiden biz bunları belirli gün ve haftalar olduğunda yapardık.Okulda duvara asılması için.Ama maket falan hatırlamıyorum açıkçası.Evet güzel ama çocuklar yapsa daha güzel olucak gibi.
Peki merak ediyorum bu kadar maketleri uğraşıp yapan,yaptıran ailelerin akılları-hemde verdikleri paralarla eğitim veren öğretmen yada müdürlerine- neden bunları biz yapıyoruz demek gelmiyor.Değişmesi için neler yapmalıyızı düşünemiyorlar mı?Orasını merak ettim.

mavi dedi ki...

Aynı sorunları yeğenimde yaşıyor.Ne zaman görsem elinde makas, kağıt bişeyler kesiyor.Ne yapıyorsun diyorum sunum hazırlıyorum diyor.Eskiden biz de yapardık ama belirli gün ve haftalar olduğunda o hafta ile ilgili konulardan olurdu ve okul duvarlarına asılırdı.
anlayamadığım bunca para döken velilerin akılları o maketleri yapmaya, yaptırmaya yetiyor da o okuldaki yöneticilere bunun çocuğun değilde kendilerinin gelişimine katkısı olduğunu anlatmaya yetmiyor mu?
Madem o okullarda paranın hükmü var.Ders müfredatının değişmesi yada hafiflemesi içinde bişiler yapmayı ne zaman akıl edecekler.O ödevleri yerine getirip çocukları okuldan mezun olunca mı?

december dedi ki...

amanin amanin ne bu yaaaa
Allahim cok guldum velilerin bir birbirine gostermelerine.ne diyim ben artik,kim ogrenci kim veli yahuuuu

Adsız dedi ki...

Başlarım öyle okula da eğitime de...

MyBiber dedi ki...

Sizin gibi dr.lar var mı yaa? Çok şaşırdım. Tebrik ederim. :D Son yaşadıklarımdan sonra umut verdi.

Adsız dedi ki...

Amacı dışına taşmış bir olay. Aile ile çocukların birlikte yaptığı basit projeler olmalı. Çocuklara yazık. Öğretmenlerin dışarda yaptırılan projelere tepki göstermesi gerekir. Ve çocuğun katılımının yüzdesine bakmalı.
Biz de seneye başlıyoruz. Evimize oldukça yakın olan devlet okuluna gidecek oğlum. Servis olayı olmayacak.
Paylaşımlarınız için çok teşekkürler
Yasemin

clementine dedi ki...

Kabus gibiymiş.
İşden güçten gelip, bir de maket,
proje, sunum gibi şeyler uğraşmak
akıl karı değil

Yeşim dedi ki...

Bu ödevlerin özel okul devlet okulu ayrımı...

gp maksimov dedi ki...

ben odevlerimi kendim yapa yapa delirdim devlet okulunda. Simdi mustehak kolej'e cocuk yolluyan annebabalara, kulliyen, ailecek deliriyorlar ya, icimin yaglari eriyor.

remed dedi ki...

Bu ortamda çocuk sahibi olmak da kariyer yapmak gibi bir şey. Diğer ebeveynlerin hırsları beni ilgilendirmiyor da diyemez insan. Çocuk büyüyünce diğerleriyle rekabet etmek zorunda zaten, bir de küçükten böyle lojistik destekli rekabet, hayat ne kadar zor yahu. İyi niyetli ve saf olup anne babaların çocukların elişi ödevlerini abartarak kendilerine hobi yarattıklarını düşüneyim dedim ama bu marangoza laptop ısmarlamayı açıklamıyor. Son tahlilde alçıdan gitar döktürmeye çok güldüm, kartonpiyerciye mi yaptırdılar acaba:) İyi ki yazıyorsunuz.

devince dedi ki...

gülsek mi ağlasak mı acaba.Bilinçli veli tabiki yardımcı olacaktır çocuğuna.ama ya ben okumadım çocuğum okusun diye gönderen veliler nasıl yardımcı olacaklar.Benim ailem ilkokul mezunuydu.dolayısıyla ödevlerimizi kontrol edip bunu yanlış yapmışsın bunu doğru deme gibi bir bilinçleri yoktu.Şu anda her veli sanmıyorumki üniversite mezunu olsun.bu anlamda çocuklara eğitim tam anlamıyla okulda verilse bu performans ödevleride dahil.

Yeşim dedi ki...

Kardeşimin bu hafta hergün bir adet proje hazırlaması gerekiyormuş.Üstelik henüz ilkokul 2. sınıfta ve hazırlayacağı konu ise Coğrafi Bölgelerimiz.Her gün bir bölgeyi hazırlaması gerekiyormuş.

Merak ediyorum bu çocuklar sosyal bilgiler dersinde,coğrafya dersinde ne öğrenecekler...

cesetizleri dedi ki...

traji komik ahaa çocuk yapmaktan vazgeçtim şu an.
ben okulda kendi ödevlerimi bile yapmıyordum.
ki öğretmenim güya.

ayşen dedi ki...

verilen ödevler mantık dışı. o yaşta bir çocuğun gösterebileceği performansın çok üstünde. veliler ödevleri yapacaklarına ya da yakınacaklarına okul yönetimini ya da milli eğitimi mahkemeye vermeyi akıl etseler çok daha faydalı olur çocukları için.