Cuma, Haziran 12, 2020

LİMANLARDA CORONA



Bugün seferden dönen bir uzun yol kaptanı karantina işlemleri için geldi. 
Türkiye'ye girdikten sonra 14 gün daha karantinada kalmasının anlamsız olduğunu zira 17 gündür yolda olduklarını söyledi. 
"Nereden geldiniz" dedim
"En son Mısır'dan geldik, 3 aydır denizdeyim zaten hiç bir yerde karaya çıkamadık. İsrail'de geminin lumbozlarını bile kapattırdılar" dedi
"Lumbozları neden kapattırdılar?" diye sordum
"İşte tecritin seviyesini düşünün. Dışarıya bakacaksan kaptan köşkünde kapalı ortamdan bakacakmışsın. Normalde her seferinde İsrail'de gemiyi ıcıcığına cıcığına kadar köpeklerle ararlar, senin yedi ceddini sorgularlar. Bu sefer gemiye tek kişi bile gelmedi. Malı da sayım bile yapmadan indirttiler."dedi


"Mısır'da tedbirler nasıldı?" diye sordum
Gülerek 
"Tam tersi, hiç bir tedbir yoktu. Limanda gemi boşaltmada 10 kişi çalışıyor, birinde maske var o da lift operatörü. Şehre girip çıkan diğer kişilerde hiç bir tedbir yok. Gemiye gelen pilot olsun, liman görevlisi olsun tek dertleri sigara, avanta. Avantasız iş görülemiyor Mısır'da. Bir seferinde römorkör  sigara  vermedim diye beni karaya oturtacaktı, limanın içinde demir attım da durabildim." dedi


"Neden vermediniz?" diye sordum
"Yoktu, olsa vermez miyim. ama yoktan anlamıyorlar. Karadeniz kıyıları da hep öyle. Rusya'da da 600 dolar istediler, 400 vardı. Veremedim diye 6000 dolar ceza yazdılar, ama 1800 dolar rüşvetle cezayı ödemekten kurtulduk. gemi sahibinden isterken 'Sakın onlara göndermeyin, araya kaynar gider' dedim. Hele Afrika limanları; tam kim kime dum duma...
Limana giriyorsun, biri geliyor Harbour Master (Liman Başkanı) diyor, başka da bir kelime bilmiyor. Peki, avantasını veriyorsun, gittikten 15 dakika sonra bir başkası geliyor Horbour Master'ım diye. Bilemiyorsun ki hangisi... Pis yedili oynar gibi hepsine avantayı veriyorsunuz, bir standardı da yok. Karadeniz'de hiç olmazsa tarife belli." dedi
"Avrupa'ya da gittiniz mi bu seferde?" diye sordum
"Tabi Fransa, Almanya, Hollanda. Oralarda da bütün işimizi internet yoluyla hallettik. Yüzyüze temasımız olmadı. Avrupa'da zaten rüşvet-avanta diye bir şey yok. Hatta işin bitikten sonra bir de form doldurup imzalıyorsun, formda soruyor: "İşlemleriniz sırasında kimse sizden sigara para vs bir şey istedi mi?" diye...
"Türkiye'de durum nasıl?" dedim
"İkisinin ortası gibi" dedi


Fotoğraflar Gemide filminden