Bugün anksiyete yakınmalarıyla başvuran bir hanıma canını sıkan bir konu olup olmadığını sordum.
"Evet var! Geçen gün işim başımdan aşkınken telefonla arandım. Bizim yazlığın internetinin süresi mi bitiyormuş, alt yapısı mı değişecekmiş, karışık bir şeyler anlattılar. Telekom'dan bize geçmeniz lazım, yoksa internetiniz kesilecek" dediler, Yöntürk diye bir şirketmiş.
"Onay veriyor musunuz?" diye sordular
Yazlığın olduğu yerde internet çok sıkıntılı bir defa kesilirse bir daha bağlatmak zor olduğundan "Veriyorum" dedim, demez olaydım.
Ertesi gün evin interneti kesildi.
Telekomu aradım, siz D-Smarta geçmişsiniz ondan kestik" dediler
Meğer beni kandırmışlar.
O günden beri beni aradıkları numaraları arıyorum, açmıyorlar.
D-Smart'ın numarasını arıyorum,
"Bulunduğunuz yerde boş kutu yok o yüzden şu anda bağlayamıyoruz" diyorlar.
"Onayımı iptal edin size geçmek istemiyorum" diyorum,
"Tamam efendim talebinizi aldık, arkadaşlarımız sizi arayacak" diyorlar, arayıp soran yok.
6-7 defa arayıp aynı yanıtı aldıktan sonra D-Smart'ın ofisine gittim.
Oradaki çalışan kadın da hala kalmam için ısrar edince sinirlerim bozuldu,
" İS-TE-Mİ-YO-RUM!" deyip ağlamaya başladım.
Kadın bana acıdı, ekranını gösterdi.
Bütün aramalarımın kaydını tutmuşlar.
Bana tamam efendim, istemediğinize dair talebinizi aldık, arkadaşlarımız sizi arayacak dedikçe oraya 'İkna çalışmalarımız sürüyor' yazmışlar.
Sadece en sonuncu aramamda:
'Sanırım kararlı, kabul etmeyecek gibi' diye bir not var.
Şimdi ofistekiler onayımı iptal ettiler ama Telekom tekrar bağlayamayız sizin kutuyu sırada bekleyenlere hemen verdik diyor. Ayrıca Telekomdan cayma bedeli de 3000 lira istiyorlar.
Eşime de kızar diye bir şey söyleyemedim, içim içimi yiyor" dedi