Çarşamba, Haziran 13, 2007

pamuk


Bugün Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsünden emekli bir ziraat mühendisi prostat ilacını yazdırmak için başvurdu. Daha önce hiç duymadığım Pamuk Enstitüsünün İzmir’deki Zeytincilik gibi mi olduğunu sordum.
Aynen öyleymiş, ama Türkiye’de sadece Nazilli’de varmış. Zararlılara karşı mücadele ve bunun bir parçası olarak da tohum ıslah çalışmaları yapılıyormuş. Tübitak’la ortak çalışıyorlarmış ve biz, daha dayanıklı ve çok ürün veren genetiği ile oynanmış kendi tohumlarımızı üretebiliyormuşuz.
Enstitünün neden Çukurova’da değil de Nazilli’de kurulduğunu sordum. Ege pamuğu daha kaliteliymiş, elastikiyeti, lif uzunluğu daha üstünmüş.
Ege’de de hasatın hala göçmen işçilerle mi yapıldığını sordum.
Eskiden 100 kuruşluk pamukta 10 kuruş olan toplama işçiliğinin payı günümüzde 70 kuruşa çıkmış, ayrıca işçi bulmak da gittikçe zorlaşıyormuş. Güneydoğulu işçilere memleketlerinden gelebilmeleri için avans vermek, onları barındırıp her türlü ihtiyaçlarını karşılamak gerekiyormuş. Bu nedenle artık pamuk makineyle hasat ediliyor bu da kalitesini düşürüyormuş. Makineyle toplanan , elle toplanmış gibi temiz olmuyor, araya kuru kabuklar, yapraklar karışıyor, iplik makinesi de bu çapakları ayıklarken pamuğu da birlikte çektiğinden 100 kiloda 2 kilo kadar ekstra fire veriyormuş.
1950’lerde Söke’de pamukçuluğu başlatan
Fahri Tanman’ı tanıyıp tanımadığını sordum.
Pamukçuluk tarihi üzerine çalışmaları olmasına karşın tanımıyormuş, sadece oğlu Ege çiftçiler birliği başkanı Hulusi Tanman’ı duymuş.
Ben de O’na Fahri Bey’in eşi
Saffet Tanman’ın o yıllara ait anılarından oluşan Batnas Tepelerinde Zaman adlı kitabını önerdim.
Yazarın ismini yazmamı rica etti, bir kağıda kaydedip verdim.

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhabalar,
Bu siteyi nerdeyse 8-9 aydir duzenli olarak takip ederim.. Ilk kez hastaniza ne ilac yazdiginizi soylememissiniz :)

Sitenizi cok begenerek takip ediyorum. Bu cizgiyi devam ettirmeniz dilegiyle.

Ebru

Adsız dedi ki...

Onceki mesajima ilaveten:
Hata benimmis, hastaniz zaten ilaclarini yazdirmaya gelmismis. Dalginligima gelmis, farketmemisim :)
Iyi gunler.

etipuf dedi ki...

dikkat ettimde size yazılan yazılarda hep bir mesafe ve hep bir övgü var..mesafe:meslekleri insanların iletişiminde büyük rol oynuyor fikrimce...övgü: daha öncede belirttiğm gibi sayısal beyinli bir insanın hele de bir doktorun kendine ait bir alanı bu kadar renkli kılması şaşırtıcı oluyor...
ilaçlar mevzusuna gelince,tehlikeli olabılır mi? çünkü biz mılletçe hani dr bana şunu vermişti al sende kullan diyen ''paylaşımcı'' insanlarız...gerçi burada bunları okuyanlar arasında bu zihniyette insanların olmadığını düşünerek hareket edıyor olsanız gerek...

Adsız dedi ki...

Ben bu kitabi bulayim!

www.elifsavas.com/blog

Unknown dedi ki...

memleketimle ilgili bu yazıyı görünce çok heyecanlandım :)

sonra baktım, diğer yazılarınız da heyecan verici :) ellerinize, aklınıza sağlık.