Salı, Temmuz 22, 2008

koruyucu aile


Daha önce depresyon nedeniyle tedavi ettiğim bi hastaya emekli olduktan sonra hayatını doldurmak için bir aktivite bulmasını önermiştim.
Bugün çocuk esirgeme kurumuna vermek için bulaşıcı hastalık tahlillerini yaptırmaya gelince
“Evlat mı edineceksiniz?” dedim.“Hayır koruyucu aile olacağız” dedi

“Ne fark var arada?” diye sordum
“Bu evlat edinmek gibi kalıcı değil, çocuğun ailesi gelip isterse ya da vazgeçersen geri verebiliyorsun. Bazen çocuğuna bakamayacak durumdaki aileler bakılsın diye kuruma bırakıp durumları düzelince geri alıyorlarmış” dedi
“Evrakı tamamlayınca hemen alabilecek miymişsiniz?” dedim
“1-2 ay beklersiniz diyorlar, biz 4-5 yaşında istedik. Bebek bakmaya cesaret edemedim, bu yaşlarda beraber gezmeye de gidebiliriz diye düşündüm” dedi“Size nasıl hitap ettireceksiniz?” dedim
“Anne baba diyorlar zaten hemen görünce” dedi

Tahliller için istek fişini yazdıktan sonra verdiği bu hayırlı karar için kendisini tebrik ettim.

İlk fotograf Gökhan Uçar'ın, diğerleri evlat edindikleri çocukları ile Angelina Jolie ve Madonna
Bu kitap da Çocuk Esirgeme Kurumu'nun temellerini atmak için Kurtuluş Savaşının hemen akabinde 1923 'te ABD ye giderek oradaki çocuk yuvalarında inceleme yapıp orada yaşayan göçmen vatandaşlardan bağış toplayan Dr. Mehmet Fuat Umay'ın anıları.

3 yorum:

oky dedi ki...

"anne baba diyorlar zaten hemen görünce"

çok vurucu bi cümle olmuş.

Adsız dedi ki...

benim annemde yuvadan çockuk getirdi bakti çok güzel bir duygu ama çocuklar çok etkileniyor gitmek istemiyor. mustafa diye bir çocuk vardi 6 vaya 7 yasinda sanirim bize en fazla kalan oydu yemek yerken numaradan hadi tamam sofra kalkiyor dedik mi yemesi hizlaniyordu bu yaziyi yazarken bile insanin içi burkuyluyor.
sonradan hepatit'e yakanmis sanirim

süreyya dedi ki...

Ben de çok istiyorum koruyucu aile olmayı ama bazı endişelerim de var.
Çocukla kurulan duygusal iletişim, her an bitebilecek olmasını bilmek bir yana 11 yaşında bir kızım var, aralarında anlaşmazlık olur mu olursa ne kadar objektif olsam da çocuklar bunu anlayabilir mi , sonradan düzeltilmesi güç kırıklıklar yaşanabilirmi, gelen çocuğun daha önce yaşanmışlıklarından oluşan karakterini anlayıp eğitilmesi sürecinin uzun ve zorlu bir süreç olması, emek, efor gerektirmesi, günümüzde büyükşehirde yaşamak zorken ve daha da zorlaşacağı görülürken ayrıca bir çocuğun sorumluluğunu alıp tam olarak yerine getirememe...
Sanırım biraz değil baya endişem varmış..
Belki de bazı şeyleri oluruna bırakmak en iyisidir.. Yuva sıcaklığı çocuk için herşeyden daha değerli olsa gerek. evet sanırım endişelerimi bir bilenle (Sosyal hizmet uzmanı, pedogog )paylaşıp, önerilerini dikkate alarak karar vereceğim.